13 Eylül 2012 Perşembe

Formik asitle varroa ilaçlaması:

Hasattan sonra bir süre durağan günlere girmiştik. İki hafta önce formik asitle varroa ilaçlaması yaptım. % 85 formik asitten 3 ölçü aldım içine bir ölçü su karıştırdım. Şırınganın rahat çalışması için büyük ağızlı bir kab seçtim.
Formik asiti özel yapılmış kabları içine şırıngayla, çevreye damlatmadan verdim. Kovan gücüne göre % 65 lik formik asitten 5 ila 12 cc veriyorum. Yeterli koruma önlemi almayı unutmadan yapıyorum, asitin şakası yok.
Formik asit vermediğim zamanlarda şerbetle besleme yapıyorum. Şerbetleri taşımak için büyük pet şişelerden yararlanıyorum.
Beslemyi akşam hava kararken yapıyorum. Beslemeyi kovan gücüne göre yapıyorum, ilk başlarda ertesi gün kalmış şerbet varmı diye bakıyorum. Şerbet bırakanları çerçevelerini çıkartıp inceliyorum, sorunu çözmeye çalışıyorum.
Bütün arıcılar gibi bizim de misafirlerimiz eksik olmuyor. Arılar korkudan çıkamaslarda şerbetle yetinmeyi öğreniyorlar. Bu yıl bunlara epey ana arı kaptırdım.

2 Eylül 2012 Pazar

Sonbahar geldi:

Artık havalar soğuyunca yavaş yavaş kış konumuna girmek gerekiyor.
Ayçiçeği balı hasatından sonra; arılar diğer çiçeklerden ve dikenlerden biraz bal daha getirmişler.
Ballık katlarını aldım içindeki ballı çerçeveleri süzeceğim.
Bence kışlamak için çok uygun bir çerçeve görünümü. Yarıya kadar sırlanmış bal dolu. Alt bölümünde havalar soğusabile bakabileceği kadar yumurta alanı.
Kayık yemlik altına erkek petek gözü işlenmiş olduğundan bir kez varrao azaltmak kesilip atılmıştı. İkinci olarak eerkek petek gözü kabartılmış, bal doldurulup sıslanmış bir yemlik altı petek.